Yaşadığın kenti sahiplenmek, kentin çıkarlarını korumak, kentinin gelişimi için mücadele etmek, ancak kentlilik bilinci ile mümkün ve sadece kentine gönülden bağlı olan, çıkarsız kentini seven insanların sergileyeceği bir duruştur.
Buna, kent adıyla birlikte lobi deriz biz.
Mesela Kocaeli Lobisi, oldukça güçlü ve etkindir, siyasi renklere, gönül ilişkilerine bakılmaksızın Kocaeli’nin çıkarlarını koruyan etkin bir güç vardır.
Bu gücü biz Gebze’nin haklarının gasp edilmesi ve sömürülmesi olarak tanıdık, iyi biliyoruz.
Kocaeli nüfusunun yüzde 42’sini oluşturan Gebze Bölgemiz (Darıca, Çayırova ve Dilovası ile bir bütün olarak görüyoruz Gebzeyi) Meclise 13 Vekil gönderen Kocaeli ekibinde sadece iki kişi ile yer alabiliyor.
Türkiye Ekonomisinin yüzde 13’nü karşılayan Kocaeli, bunun yüzde 9’nu Gebze Bölgemizle başarabilmekte, ekonomimize sunduğu katma değerin ne yazık ki karşılığını alamayan bir Gebzemiz var.
Gebze bu ve benzer bir çok haksızlığa karşı ne yazık ki, sesini yükseltemiyor, bir türlü bu haksızlıkları ortadan kaldıramıyor.
Bunun da en büyük nedeni Gebze’de ciddi bir kentlilik bilincinin eksik olması, Gebze’nin bir lobisinin olmayışıdır.
Gebze adına sesini yükselten, Gebze’nin sesi olmak için çaba sarf eden tek kaledir Nail Çiler.
Bunu Hünkar Çayırı meselesinde gösterdi, bunu Üniversite talebinde gösterdi, bunu bir çok alanda kanıtladı ve özellikle Gebze’nin Büyükşehirli İl olması için verdiği mücadeleler orta da.
Öyle ki, artık son dönemde, hemen her toplantısının, hemen her sohbetinin ana gündem maddesi Gebze’nin İl hakkının verilmesi olmuş durumda.
4 Ekim’de Ticaret Odası seçimleri var ve Nail Çiler yeniden oda başkanlığına aday.
Nail Çiler oda başkanı olmasa da Gebze’nin sesi olacak, Gebze adına ses yükseltecek bir isim olacaktır ama odadan aldığı güçle Gebze adına daha yüksek ses çıkartabilmektedir.
Oda başkanı olarak da Gebze Bölgemize yaptığı hizmetler ortada, eğitim, sağlık, sosyal etki alanı, bölgemizde ticaret ve istihdamın gelişmesi adına yaptığı çalışmalar rakamlarla sabit, hemen her alanda bir odadan fazlasını yaptı, Nail Çiler’in başkanlığında ki Ticaret Odası.
Türkiye’de ki tüm odalarla kıyasla, Gebze Ticaret Odası’nın başarılarını ayrı bir yazıda kaleme alabiliriz, ama biz öncelikli olarak sayın Nail Çiler’ın Gebze adına yükselttiği sese kulak veriyoruz ve bu nedenle bağlı bulunduğumuz kurumlar, şahsımız ve ailemiz olarak Nail Çiler’e tam destek veriyoruz.
Gebze’nin son kalesi değil, tek kalesi olan sayın Nail Çiler ve Gebze Ticaret Odası, bu süreçte güçlenerek yoluna devam etmeli, bu nedenledir ki, gönlü Gebze’den yana olan her Gebzeli bu seçimlere ilgi gösterip, destek vermeli.
18 bin üyesi olan Ticaret Odası, FETÖ ve işbirlikçilerinin en güçlü olduğu ve geceli-gündüzlü çalıştığı dönemde bile 7 bin civarında üye ile seçim yapabilmişti, 4 Ekim’de bu sayı ikiye katlanmalı.
Aday çıkar yada çıkmaz, ama Gebze’nin sesi olan, Gebze adına sesini çıkartan Nail Çiler’in daha güçlü ses çıkartarak, etkili sonuç alabilmesi için bu seçimde Nail Çiler’in sesine ses katmak için her üye o salona gitmeli ve bu sese kulak vermeli.
Gebze için hiçbir şey yapmıyorsan, yapamıyorsan bile büyük uğraşlar verip, çaba gösteren, Gebze’nin sesi olan Gebze’nin tek kalesine destek verebilir, sesine sesini ekleyebilirsin.
Unutmamak gerekir ki, ya ses olursunuz, yada sessiz olursun…