Türkçemizde büyük anlaşmazlıkların yaşandığı ve işin ağır boyutlara ulaştığı anlar için güzel deyimler vardır. Aynı durum için söylenen ancak farklı anlamlar taşıyan bu deyimler, “Kavgada bile söylenmez” ya da “Kavgada yumruk sayılmaz” şeklindedir. İşte Millet İttifakı’nın iki güçlü unsuru CHP ve İYİ Parti arasında yaşananlar bu iki deyimle tabir edilecek düzeyde.
Aslında iki partinin tabanı arasında çok büyük sorun yok. Ancak iki partinin liderleri ve üst yönetimi arasında ciddi bir anışlaşmazlık var. İttifakın aday belirleme sürecinde ortaya çıkan bu durum, Meral Hanımın 3 Mart’ta masadan kalması veyahut masanın dışına itilmesiyle ayyuka çıkmış, Akşener kavgada bile söylenmeyecek sözleri Kemal Bey, CHP ve Masanın diğer üyelerine söylemişti.
Her ne kadar İYİ Parti masaya geri dönse de, Meral hanım, “Sorunları buzdolabına koydum” desede, kavga içeride aynı şiddetiyle devam ediyor. Bunun devam ettiğinin en son ve somut göstergesi de partinin ağır toplarından Yavuz Ağıralioğlu’nun yaptığı açıklamalardı. Yavuz beyin o gün söylediği sözler kavganın bitmediğini ve içten içe çekişmelerin yaşandığını göstermeye devam ediyor.
Sorunları buzdolabına koymak bu meselenin bitmediğinin en açık göstergesidir. İYİ Parti masada zoraki kalan ve en küçük bir sorunda patlamaya hazır duran bir konumda. Buzdolabı açıldığı zaman kavga aynı şiddetiyle devam edecektir. Karşımızda olası iki senaryo var. Birincisi seçimin kaybedilmesi halinde Meral hanım bu faturayı Kemal beye ödetecek ve buzdolabına kaldırılan mesela seçimden sonra yeniden konuşulacak.
İkinci senaryo ise olası Millet İttifakı iktidarında Kemal beyin atacağı yanlış adımlarla ortaya çıkacak ve İYİ Parti pandoranın kutusunu yeniden açacaktır. Karşımızda güven vermeyen bir oluşum var. Altılı koalisyonun en ufak bir meselede fikir birliğine varması çok zor. 7 Cumhurbaşkanı yardımcısı, 6 partinin koalisyon kurduğu bir oluşumda ortak irade nasıl olacak bunu merak ediyoruz.
Kimse lafı eğip bükmesin. İki partinin üst yönetimi de, trolleri de birbirini sevmiyor. CHP’li trollerin 3 gün boyunca Meral hanım hakkında söyledikleri bunun göstergesi. Parti tabanları ve teşkilatları arasında ayyuka çıkan böyle bir mesele yok. Ancak, üst kurullar ve liderler arasında derin bir çatlak var. Bu sürecin İYİ parti’ye çok kan kaybettirdiği ifade edilen bir gerçek. Kemal beyin HDP ile olan ittifakı da özellikle milliyetçi seçmenden kendisine çok şey kaybettirtecek.
14 Mayıs seçim sonuçları şimdiden kestiremiyoruz. İktidarın geçtiğimiz yıl kaybettiği oylar kendisine ne kadar geri dönecek, muhalefet ekonomik krizle kazandığı gücü böylesine çalkantılı bir süreçte ne kadar koruyabilecek bunu bakıp göreceğiz. Ekonomik krizle bakarsak olaya Erdoğan’ın kazanma ihtimali yok, ancak son bir ayda Millet İttifakı cephesinde ve Kemal beyin HDP sevgisine bakınca onların da kazanma ihtimali yok. O zaman son sözü seçmen sandıkta söyleyecek, 14 ya da 28 Mayıs Türkiye’nin geleceğini tayin edecek.