Çok eskidim, çok yaşlandım artık ben sevgili dostlar. Hala kafamın çalıştığını hissediyorum, hala yazı yazabiliyorum da bildiğim başka bir iş de olmadığı için yazmaya devam ediyorum.

Düşünsenize; 1960’lı yılların sonlarında, kısa pantolonlu bir çocukken, rahmetli babamın çıkarttığı SESİM Dergisinde, rahmetli Feridun Özbay’ın çıkarttığı Türkyolu Bizimşehir Gazetesi’nde, hurufat kasaları içinden harflerin tek tek alınıp, kumpasa dizilerek haber ve makale başlıklarının kalıplara konulduğunu görmüşüm.

Düşünsenize, Entertip adı verilen dizgi makinasında, erimiş kurşunun üzerine matrislerin harf basıp, haber ve makalelerin yazı metinlerinin satır satır dökülüşünü görmüşüm.

Bizim zamanımızda fotoğraf böyle cep telefonları ile çekilmezdi. İçinde Kodak ve Agfa film bulunan hakiki fotoğraf makinaları ile çekilirdi.

Ben pikajı, montajı, aplek-kuplek yapmayı, mum makinasını görmüş adamım.

O yıllar çok daha güzeldi emin olun. Gazetecilik de güzeldi, insanlık da güzeldi.

Ben gazete yönetmeye başladığım dönemlerde Ramazan Bayramları’nın 2 ve 3. günü; Kurban Bayramlarının 2,3,4. günleri gazeteler yayınlanmazdı. Hiçbir gazete çıkmazdı. Gazeteciler Cemiyeti bayram gazetesi hazırlardı. 2-3 kez bu kentte bayram gazetelerini de ben yaptım. Bu gazetelerin kazandığı paraları, ilimizdeki genç gazetecilere ikramiye olarak dağıtmıştım.

Sonra, Zafer Mutlu’nun yönettiği Sabah Gazetesi “Ben bayramlarda da yayınlanacağım” dedi. Bütün düzen bozuldu. Hiç değilse ilimizde yerel gazeteler bayramda tatil yapsın diye çok uğraştım. Buna da rahmetli Güngör Arslan karşı çıkmıştı. “Size dar gelen bana bol gelir” dedim, ben de yıllarca bayramda gazete yaptım.

Şimdilerde gazetelerin değeri yok. Bayramlarda yerel gazeteler yayınlanmıyor. 29 Ekim 2024 günü ben, Tuğrul ve Zerrin MAVİ KOCAELİ’de iş başı yaptık. O günden beri iki gün üst üste tatil yapmadım, dinlenmedim. Burada çok fazla iş yapmıyorum. Ama yine de kendimi yorgun hissediyorum.

Şimdi 3 gün bayram tatilimiz var. Bugün, yarın ve pazartesi tek satır yazı yazmayacağım. Salı günü yeniden işbaşı yapacağız.

Programımı yaptım. Yarın sabahtan CHP’nin Maltepe mitingini izleyeceğim.Akşam Beşiktaş-Galatasaray maçı var.

Pazar günü büyük oğlum Can ve manevi oğlum Tuğrul ile birlikte şartlar uyarsa Karamürsel Coşkun planlıyorum. Mübarek Ramazan bitti. Rakı-balık nasıl gözümde tütüyor anlatamam.

Pazartesi günü de sabah yataktan kalkınca Kocaelispor formamı giyecek, akşam Sakarya maçını bekleyeceğim. Dün akşam eve girerken bir kasa biramı aldım. Yarından sonrası bayram ve serbest.

Rakı-balık da, maç izlerken buz gibi bira da çok özlediğim şeyler.

Üç gün ben kapalıyım sevgili dostlar. Bayramda gidecek bir yerim de yok. Eskiden kaynanama el öpmeye giderdim, şimdi kaynanam da bizimle birlikte yaşıyor. Oraya gitmeme de gerek kalmadı.

Ülkeme huzur, mutluluk, hukuk, demokrasi, zenginlik diliyorum.

Bütün okurlarıma sağlık, mutluluk diliyorum.

İyi bayramlar sevgili dostlar. Ben üç gün yatıyorum.